Huma İsminin Dini Anlamı ve Toplumsal Etkileri Bir Sosyologun Perspektifiyle: Toplumsal Yapıların İzinde Toplumların dinamiklerini anlamaya çalışan bir sosyolog olarak, adlar ve anlamları her zaman dikkatimi çekmiştir. Bir isim, yalnızca bireyi tanımlayan bir etiket olmanın ötesinde, toplumun kültürel yapısının ve toplumsal değerlerinin derin izlerini taşır. Bu, bazen dini anlamlar, bazen de cinsiyet, aile yapıları ve sosyal normlarla ilgili ipuçları sunar. “Huma” ismi de bu bağlamda önemli bir örnek teşkil eder. Peki, Huma ismi ne anlama gelir ve toplumsal yapılarla ilişkisi nedir? Bu yazıda, Huma isminin dini anlamına dair toplumsal bir analiz yaparken, aynı zamanda toplumdaki cinsiyet rollerinin, kültürel pratiklerin ve…
8 YorumEtiket: bir
Hudutsuz Sevda Temel Öldü Mü? Etik, Epistemoloji ve Ontoloji Perspektifinden Bir Felsefi İnceleme Felsefi düşünce, insanın varlıkla ve diğer insanlarla ilişkisini sorgulayan bir yolculuktur. Her büyük anlatı, bizi, doğruyu ve yanlışı, gerçekliği ve hayali, varoluşu ve yokluğu düşünmeye sevk eder. “Hudutsuz Sevda” dizisinde Temel’in ölümü, bir karakterin değil, belki de bir ideolojinin, bir inancın, hatta bir çağın sona erdiğini sembolize eden derin bir felsefi soruyu gündeme getiriyor. Temel’in ölümünün sadece bir dramatik olay mı yoksa toplumsal yapılar ve bireysel varoluşun kesişiminde varoluşsal bir sona işaret mi ettiğini sorgulamak, etik, epistemoloji ve ontoloji çerçevesinde anlamlı bir felsefi tartışmaya kapı aralar. Ontolojik…
8 YorumBunu size bir hikâye olarak anlatmak istiyorum. Çünkü eski haritaların adı yalnızca bir kelime değildir; o kelimenin içinde zamanın tozu, yolculukların kokusu ve insanlığın ortak hafızası vardır. Eski Haritalara Ne Denir? Bir Zaman Yolculuğunun Hikâyesi Soğuk bir sonbahar sabahıydı. Deniz kıyısındaki küçük müzede, tozlu bir çekmecenin içinde, kâğıt kokusuyla sararmış bir tomar harita bulundu. Onlara “eski harita” demek yetmiyordu. Çünkü her biri, yalnızca geçmişi değil, bir insanın hayalini, bir toplumun yönünü, bir çağın düşüncesini taşıyordu. Ve işte o anda, bu eski haritalara verilen o büyülü isim yankılandı: “Portolan”, “Antik atlas”, “Kronografya”… Kısacası: kartografik miras. Haritaların Hafızası: Bir Zamanlar Dünya Farklıydı…
8 YorumHezimete Uğramış Ne Demek? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir Analiz Güç İlişkileri ve Toplumsal Düzen: Bir Siyaset Bilimcisinin Bakışı Siyaset bilimi, toplumların yönetim biçimlerini, iktidar yapılarını ve bu yapılar arasındaki ilişkileri inceleyen bir bilim dalıdır. Güç, yönetim, ideoloji ve toplumsal düzen arasındaki etkileşim, siyasal süreçlerin temel taşlarını oluşturur. Ancak, her toplumsal yapı, bir noktada çatırdayabilir, sistemin dayandığı temeller sarsılabilir. İşte bu noktada, “hezimete uğramış” kavramı devreye girer. Peki, hezimete uğramış olmak ne anlama gelir? Bir toplum, bir iktidar, ya da bir birey hezimete uğradığında, aslında ne kaybetmiş olur? Bu yazıda, hezimete uğramış olmanın toplumsal ve siyasal boyutlarını, iktidar ilişkileri, ideolojiler ve…
4 YorumHer Şey Bitişik mi? İnsan Zihninin Bağlantılarında Saklı Psikolojik Gerçekler Bir psikolog için, dil yalnızca iletişimin aracı değil, aynı zamanda düşüncenin aynasıdır. “Her şey bitişik mi?” sorusu, yüzeyde dilbilgisel gibi görünse de, derinlerde insan zihninin işleyişine dair ipuçları taşır. Çünkü insanın kelimeleri nasıl yazdığı, aslında dünyayı nasıl algıladığıyla yakından ilişkilidir. Bu yazıda, “her şey” ifadesine psikolojinin merceğinden bakarak; bilişsel, duygusal ve sosyal düzeylerde bu kavramın insan davranışına nasıl yansıdığını inceleyelim. Bilişsel Psikoloji Perspektifi: Zihnin Düzen Arayışı Bilişsel psikoloji, insanın dünyayı anlamlandırma biçimini, bilgi işleme süreçleri üzerinden açıklar. Zihnimiz, kaos içinde düzen arar. Bu yüzden “her şey”i bitişik mi, ayrı mı…
6 YorumBir Sayının Yüzde 20’si Nasıl Hesaplanır? İnsan Zihninin Sayılarla Dansı Üzerine Psikolojik Bir İnceleme Bir psikoloğun merakıyla başladığımızda, “Bir sayının yüzde 20’si nasıl hesaplanır?” sorusu yalnızca bir matematiksel işlem olmaktan çıkar; insan zihninin nasıl düşündüğünü, nasıl karar verdiğini ve nasıl algıladığını anlamak için bir pencere haline gelir. Çünkü insan, sayıların dünyasında yalnızca hesap yapan bir varlık değil; anlam, değer ve denge arayan bir bilinçtir. Bu nedenle, basit görünen bir yüzde hesabı bile aslında bilişsel, duygusal ve sosyal süreçlerin etkileşimini ortaya koyar. Bu yazıda, “bir sayının yüzde 20’si” kavramını psikolojik mercekten incelerken, zihnimizin bu tür soyut işlemleri nasıl anlamlandırdığını birlikte keşfedeceğiz.…
8 YorumGöz Aşısının Tutup Tutmadığı Nasıl Anlaşılır? Bir psikolog olarak, bazen laboratuvar yerine doğayı izlemeyi tercih ederim. İnsan zihninin karmaşası ile doğadaki basit ama anlamlı döngüler arasında şaşırtıcı bir paralellik vardır. Göz aşısı gibi tarımsal bir işlemin, insan ilişkilerini ve psikolojik bağlanma biçimlerimizi ne kadar iyi yansıttığını fark ettiğimde, bu yazının tohumu da o anda filizlendi. Çünkü aslında “aşı tutmuş mu?” sorusu sadece bir bitkiye değil, bir insana da sorulabilir. Bir Deneyim Olarak Aşı: Bağ Kurma Psikolojisi Göz aşısı, bir bitkinin yaşamına başka bir bitkiden bir parça ekleyerek onu dönüştürme sürecidir. Psikolojik açıdan baktığımızda bu, bir insanın yeni bir fikir, duygu…
8 YorumGrip Hastalığı Kaç Gün Sürer? Antropolojik Bir Yolculuk: Hastalık, Ritüel ve Kimlik Bir antropolog olarak, farklı kültürlerin gündelik olaylara nasıl anlam yüklediğini incelemek her zaman büyüleyici olmuştur. Grip hastalığı gibi sıradan görünen bir durum bile, aslında toplumların sağlık, beden ve kimlik algısını derinlemesine yansıtır. “Grip hastalığı kaç gün sürer?” sorusu yalnızca tıbbi bir merak değil; aynı zamanda kültürel bir aynadır. Çünkü her toplum, bedensel zayıflığı ve iyileşmeyi kendi inanç sistemine, sembollerine ve ritüellerine göre yorumlar. Grip: Kültürler Arası Bir Ortak Deneyim Tıbbi açıdan grip, genellikle 5 ila 7 gün süren, vücutta yorgunluk, ateş, kas ağrısı ve halsizlik gibi belirtilerle seyreden…
8 Yorumİyi Bir Kamp Yeri Nasıl Olmalıdır? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Perspektifinden Bir Bakış Doğada bir yer seçmek, yalnızca çadır kurmak için uygun zemini bulmak değildir; aynı zamanda birlikte nasıl bir yaşam alanı oluşturduğumuzun da göstergesidir. Kamp, aslında küçük bir toplumun minyatür halidir. Bu nedenle “iyi bir kamp yeri” seçimi, sadece doğa koşullarıyla değil, toplumsal duyarlılıkla da ilgilidir. Gelin, kamp alanlarını toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet merceğinden birlikte düşünelim. İyi Bir Kamp Yeri: Doğayla Uyumlu, İnsanla Adil İyi bir kamp yeri, önce doğayla uyumlu olmalıdır. Ancak bu uyum, sadece çevre koşullarıyla değil, orada bulunan insanların birbirine ve çevreye…
8 YorumBir Edebiyatçının Kaleminden: A Grubu ASM Nedir? Kelimenin gücü, insanın anlam arayışındaki en derin araçtır. Her harf, bir çağrışım; her kavram, bir hikâyedir. Edebiyat, bu hikâyeleri sadece anlatmaz, dönüştürür — kimi zaman bir duyguyu toplumsal bir simgeye, kimi zaman da teknik bir terimi insan deneyiminin parçasına çevirir. A Grubu ASM kavramı da ilk bakışta bürokratik bir tanımlama gibi görünse de, bir edebiyatçının gözünden bakıldığında, toplumun sağlık, düzen ve dayanışma anlayışının metaforuna dönüşür. Çünkü her sistemin içinde bir anlatı gizlidir; her kurum, bir hikâyeyi temsil eder. Bir Kavramın Öyküsü: A Grubu ASM’nin Dili A Grubu ASM (Aile Sağlığı Merkezi) ifadesi, sağlık…
4 Yorum